DOSTOYEVSKİ BİR TÜRK!

SELÇUK DERELİ HALİS ÖZKAHYA VE TRABZONSPOR

Niyetimiz asla komplo teorisi üretmek değil. Tüm Türkiye’nin gördüğünü görmeyen Selçuk Dereli konusuna fazla girmeyeceğim. Trabzon’un “bariz” penaltısını vermeyerek, bir yönüyle ve en basit haliyle “neden vasat altı hakem olarak” kaldığını ilan ederken; bir yönüyle de Trabzon’un kopup gitmesine engel olan “eleman” kıvamı görüntüsüyle pek çok “büyüğü” mutlu ettiğini biliyoruz. Allah layığını versin diyelim ve ekleyelim; Dereli ve ekibinin Trabzon Havalimanı’ndaki tartışma sonrası Trabzonspor taraftarına yönelik “küfür iddiasının” takipçisi olduğumuzu vurgulayarak noktalayalım. Bu fasıl şimdilik burada bitsin.

Gelelim Halis Özkahya mevzusuna;

Herkesin bildiği gibi Halis Özkahya’nın geçen haftaki Ankaragücü- Fenerbahçe maçına “istem üzerine atandığını” duyduğunu iddia eden Ankaragücü Başkanı Cemal Aydın, Özkahya’yı arayarak duyumunu iletmiş ve buna rağmen kendisine güvendiğini söylemişti. Sonra malum Özkahya maçtan alındı Cemal Aydın da cezaya çarptırıldı, yavuz hırsızlı bir cümle giderdi şimdi..

Kişisel olarak hiçbir “genç” hakemimizin sahaya bir tarafı “budamak” için çıkacağına inanmak istemem, Özkahya dahil genç neslin bir çok isminin de mesleklerine duydukları saygının, futbolumuzu idare edenlere şirin görünme kaygısından çok fazla olduğuna inanıyorum. İşine saygısı olan bir hakemin herhangi bir takımı tutmasının, Özkahya Fenerli , Aydınus BJK’lı olabilir mesela, temelde hiçbir sakıncası yoktur. Haysiyetli bir insan önce karakterine sahip çıkar çünkü, duygularına değil..

İşte bu inancım gereği, geçen haftanın tartışınla konusunun kahramanlarından biri olan Halis Özkahya’nın, sanki başka bir hakem yokmuşcasına , lider Trabzon’un zorlu Kayseri maçına atanmasında da kötü niyet arama peşinde değilim. Bu atamanın, her ne kadar 4 yıl önceki bir Gaziantep – Trabzon maçına atanan ve bu maçta Trabzon’u “budayan” Cem Papila örneğini hatırlatsa da, bu durumu hakemlik kurumumuzun güvenilirlik düzeyinin zavallılığından beslenen bir şeytanın avukatlığıona soyunma olarak okuyabiliriz.

Evet; Trabzonspor geçen hafta “görece” iki rakibiyle arayı 8 puanlara çıkarma şansını Selçuk Dereli engellemesiyle elinden kaçırdı. Ve bu haftaki bir başka zorlu rakibinin maçına da geçen haftanın en çok konuşulan genç bir hakemi atandı. Merkez Hakem Kurulu ya çok iyi niyetli ya da Dereli faciasından sonra sesi pek çıkmayan Trabzonspor Yönetiminden cesaret aldı ve bu riskli atamayı gerçekleştirdi. Herkes bilmeli ki; Filler tepişirken ezilen her zaman çimler olsa da, Trabzon’un o çimleri fillerin ayağına dolayacak gücü hep vardı ve olacaktır..

Halis Özkahya’ya, samimiyetle, başarılı bir yönetim diliyorum. Ligin en iyi birkaç takımından biri olan Kayseri’nin Trabzon’u çelmelemesi son derece olağandır, bunu da söyleyelim ve ekleyelim: Lütfen geçen hafta Selçuk Dereli ile startı verilmiş hissi veren “Trabzon’u hakem marifetiyle “budama” harekatı başlatıldı görüşünün, bir yanılgı olduğuna hepimizi inandırın.

Efendilere yaranalım derken budanan Trabzon değil, Türk futbolunun geleceğidir..

DOSTOYEVSKİ , NAPOLYON VE LİNCOLN’DEN HANGİSİ TÜRK OLSUN İSTERDİNİZ?

Uzatmayacağım, Fyodor Mihkailovic Dostoyevski bir Türk! Dünya edebiyatının tartışmasız devi olan Dostoyevski, saygıde,ğer tarih araştırmacısı Mehmet Bilgin’in, belgeleriyle ulaştığı verilere göre bir İlteriş Türkü.

Konuyla ilgili geniş açıklamayı kısa süre sonra yapacağımı iletip ekleyelim; Rus arşivlerinin “açılmasıyla” ortaya çıkan belgeler o kadar şaşırtıcı yeni bilgiler sunuyor ki, Dünya’nın aklı karışacak..Benimki çoktan karıştı? Ne? Turgenyev de mi??

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: