Yanıtını arayan sorular ve Faruk Özak

Dünya’ya baktığınız pencerenin görüş alanının çok uzağında olmalarına rağmen kimi portreler vardır ki, içinizde bu insanlara karşı ihtiyatlı bir saygı ve sevgi rezervi barındırırsınız. Sayın Faruk Özak benim için bu ender insanlardan biridir. Bu “kredi”nin oluşmasında elbetteki Trabzonspor’a kaptanlık yapmış olmasının etkisi büyüktü, lakin bu hassasiyeti sadece buna bağlamak da kendisine haksızlık olur. Dürüstlüğü ve pozitif enerji veren duruşuyla da siyasi olarak tam karşıtındaki insanlar da bile saygı uyandırabilmiştir.

Trabzonspor tarihinin en saygı duyulası birkaç isminden biri, kulüp resmi kayıtlarına göre “almadan veren” tek başkanı, benim de hayatımda ilk spor röportajını yaptığım kişi olan saygıdeğer Başkan Sadri Şener , bozulan işleri sonrası yönetimden ayrılırken, ondan doğan boşluğu da sayın Özak doldurmuştu. Başarılı başkanlık dönemi, 96’da hala yanıtını bulamayan soruların gölgesinde Fenerbahçe’ye “bırakılan” şampiyonluk sonrası, maalesef, taçlanamadan sona ermiş ve Faruk Özak kulübün anahtarını onursal başkan Mehmet Ali Yılmaz’a teslim ederek ortalardan çekilmişti. Sayın Özak’ın bundan sonraki hayat öyküsünü hepimiz az çok biliyoruz. Kendisi artık bir spor adamı değil, siyaset adamıdır.

Siyaset adamı olmasına rağmen Trabzonspor’a olan ilgisi hiç eksilmedi sayın Özak’ın. Nesnel perspektifden bakınca bunun anlaşılmayacak hiç bir yanı yoktur, aksine, tersi olursa yadırganırdı. Herkes gibi ben de sayın bakanın gönülden Trabzonsporlu olduğuna inananlardanım..Ama..

Sayın Faruk Özak, aklımı kurcalayan ve beni şeytanın avukatlığına yönelten şu “rahatsız edici” sorulara makul yanıtlar veremezse, kendisinin bendeki “hesapsız beklentisiz gönülden Trabzonsporlu” portresi tam ortadan ikiye bölünecektir.

Sayın Faruk Özak , mürekkebi henüz kurumuş olan açıklamanızda, Kıyı kanununa göre Stad projesinin olanaksız olduğunu ve hayali projelerle kamunun yanıltıldığını, söz konusu projenin sadece dolgulama işinin bile 7 yıl sürebileceğini söylediniz. Oysa Trabzonspor Başkanı Nuri Albayrak’la yaptığım röportajda, dolgunun en fazla 3.5 ayda biteceği, yasal tüm alt yapının da bizzat Başbakan’ın verdiği talimatla aşıldığını/aşılacağını öğrendik. Bu durumda ya Nuri Albayrak doğruyu söylemiyor ya da siz sayın Özak! Lütfen bize doğruyu açıklayın.

Sayın Özak;

Elbetteki anayasal bir düzenle yönetilen rejimlerde tek rehber yasalardır. Soruna bu açıdan bakınca, sizin mevcut yasadan yana tavır koyup, Trabzon için hayati önem taşıyan bir projeye bile karşı koymanızı anlamaya çalışırdık. Sonuçta siz “yasa yapıcılardan” birisiniz ve bu tavrınızın anlaşılmaz hiçbir yanı yoktur. Ama maalesef anlaşılmaz olan başka şeyler var:
Mesela;
Fenerbahçe Stadı’nın “kaçak inşaat” olduğunu herkes bilir, konuşurken, eleştiri getirenlerden biri de keşke siz olsaydınız da, biz de sizi daha kolay anlayabilseydik sayınÖzak!
Mesela;
Beşiktaş Ümraniye’deki tesislerini 2b orman arazisi üzerine inşa ederken de sesinizi çıkarabilseydeniz keşke, ki, sizi daha kolay anlayabilseydik
Mesela;
Galatasaray Seyrantepe ve Riva “indira gandi”lerini çeşitli manevralarla yasal zemine kavuşturup haksız kazanç şampiyonu olurken de sesini çıkaranlardan biri siz olabilseydiniz keşke , ki sizi daha kolay anlayabilseydik sayın Bakan
Trabzonspor’un rakipleri devlet olanaklarıyla heyula gibi büyür gelişirken sesinizi duyan olmayacak, konu Trabzonspor Stadı olunca birden “yasa koruyucu dürüst adam” olacaksınız..Evet iki yanlıştan bir doğru çıkmaz elbet, ama bu fotoğraftan da “iyi niyet” zor çıkar. Burada durmalı şimdi…

Trabzonspor’dan ve Trabzon’dan başka kaygısı olmayan, kulübü ve kenti hiçbir anlamda “beslenme” kapısı olarak görmeyen hesapsız Trabzon gönüldeşleri sizden doyurucu ve ikna edici olması umut edilen bir açıklama bekliyor sayın Özak.

Ersun Yanal Doğruları

“Trabzon’da son argonot” başlıklı yazımızda Ersun Yanal’a Trabzon’a hoşgeldin derken, iyi niyetli bir öneride bulunmuş ve Kemeraltı’ndaki dükkanında tevazu örneği bir hayat yaşayan sayın Ahmet Suat’ı ziyaret etmesinin önemine ve değerine değinmiştim. Şimdi kalkıp Yanal’ın benim önerim üzerine bu güzel adamı ziyaret ettiğini söylemeyeceğim ve çok da önemli değil işn bu kısmı. Ersun Yanal’ın hiç bir komlekse kapılmadan hocamızın ayağına gitmesi, kendisinin değerine değer katmıştır. Lig Radyodaki programı Pazar’dan Salı’ya alınan (19.25)Yavuz Saltık ve Nevzat Aydın, programlarında bu durumu öyle anlattlar ki, zannedersiniz Yanal benim yazımla Ahmet Suat’a gitti. Sağolsun arkadaşlarım bana yormuşlar bu durumu, oysa aslolan Ersun Yanal’ın vizyonudur.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s