Sadi Hoca ve “Trabzon tur atladı”

İlk gençlik yıllarım, Trabzon’da meşhur mahalleler arası turnuvalardan birinde, şimdinin Gençlerbirliği tesisleri olan sahada sanırım yarı final maçında 13 gol birden atmış ve, haliyle, turnuvanın gol kralı olmuştum. Merak edenler olacak, finali 3-2 kaybettik. O maçı izleyen eski profesyonellerden ve “ağır abilerden” biri, benim çok farklı yeteneklerim olduğunu söyleyerek yakın zamanda yapılacak olan Trabzonspor alt yapı seçmelerine katılmamı istemişti.

Bu motivasyonla kendimi bir ay kadar sonra Ziya Bey antrenman sahsındaki seçmelerde bulmuştum. Kazma sağbek Kamuran abimle Ziya Bey sahsının kapısından içeri girdiğimde duyduğum heyecanı, hayatımın ondan sonraki çok az anında duydum. Zira, karşıma İskender abi, Şenol abi, Ali Kemal abi filan çıkabilirdi ve böyleis bir durumda kalbimizin normal temposunu sürdürebilme garantisi yoktu.

Öylesine poyraz bir heyecan denizine düşmüştüm ki, maç ne zman başladı, ben oyuna ne zaman girdim ne zaman çıktım hiç birini hatırlamıyordum. Karşımızda Trabzonspor alt yapısı vardı ve biz de “denenecek oyuncular takımı” olarak karşılarındaydık. Tek hatırladığım, bir pozisyonda Hayrettin ve Hami’yi düğümleyip attığım bir şuttu. Ama işte bu kadarcık bir gösteri, Trabzonspor alt yapısına seçilmeye yetmiyordu elbet. İşte bu maçın bitiminde tanıştım Sadi Tekelioğlu ile. Sert ve sevecendi, beni neden seçemeyeceklerini ama önümün açık yaşımın uygun olduğunu söyledi, bir de takip etmeye devam edeceklerini.. Düş kırıkılığını bile yaşayacak durumda değildim, ütümüzü başımızı giyip, hala burnumun dibinden gitmeyen bengay kokuları arasında sahayı terkederken, arkamdan omzuma dokunan bir el ” gel bizde oyna” demişti. Yüzüne bakınca tanımıştım, o dönem 24 Şubat takımının alt yapı hocası olan sevimli abiydi bu elin sahibi, adını bilmezdik, zira lakabıyla meşhurdu. Lakabı “Karga”ydı. Trabzon ağzıyla söylersek, “Garga”. “Hayır” demiştim, “ben Trabzonspor’da oynayacağım.” İşte bu son cümleyi söylerken, bir anda Sadi Tekelioğlu ile göz göze gelmiş ve yüzündeki tebessümü, “aferin sana” olarak algılamıştım. O an inanmıştım ki, ben ısrar edersem o kutsal formayı sırtıma geçirebilecek, 60’lı yılların son, 70’li yılların da ilk kuşakları için “en kutsal şölen yeri” olan Avni Aker’e çıkabilecektim. Neden çıkamadığımı, hangi direklerde patladığımı ve benim üzerimden hesap yapanlara inat futbolu nasıl bıraktığımı başka bir yazıda anlatırız. Türk futbolu “böyük gaza atlatti” yani!

İite bu çocuk düşleirmin ve gerçeklerimin kahramanlarından biriydi Sadi hoca. Lemi’yi idamnlardan kovuşuyla, top cambazlıklarıyla ve Özkan Sümer’e bağlılığıyla meşhurdu. Trabzonspor dahil birçok takımda “üst düzey” teknik direktör olarak görev aldı, ama hiç bir parlak başarıya imzasını koyamadı. Kendisi dahil çokları, böylesi başarılı bir futbol geçmişinden başarısızlığın nasıl çıkabildiğini anlayamamıştır, eminim. Ben yıllar önce çözdüm bu şifreyi, Sadi Hoca temsil adamı değil eylem adamıydı. “Temsil” kavramının yarattığı rahatsızlık, Trabzon sokaklarında büyümüş ve yüzlerce “hergeleden” birinci sınıf futbolcu yaratmış bir adamı üst düzey mücadele arenasından koparmıştı.

İşte Sadi Tekelioğlu Trabzonspor Altyapısnın başına gerliyor haberini aldığımda yaşadığım sevincin geçmişten refere izahı böyle. Ben yıllardır futbolcu “çıkaramayan” Trabzon alt yapısının, Sadi Tekelioğlu kuralları ve çalışkanlığıylka yeniden üretime geçeceğine yürekten inanıyorum. Hoşgeldin Sadi hoca. Lütfen ilk işin, akraba-yönetici- vb kontenjandan kadro şişiren isimleri ayıklamak ve Trabzon kavramının ne anlama geldiğini bilen çocukları sahiplenmek olsun..

Trabzonspor tur atladı

Evet yanlış okumadınız. Trabzonspor kupada tur atladı, moraller yerine geldi.

Ama hangi Trabzonspor derseniz, o zaman işin rengi biraz değişecek. Evet tur atlayan Trabzonspor, bildiğimiz orijinal Trabzonspor değil. Memleket ve renk sevgisinin binlerce kilometre uzaklarda yeniden yeniden inşa edilişinin ve yaşatılışının kalelerinden birinde, Berlin’de kurulan Trabzonspor’dan bahsediyoruz biz. Konuyla ilgili detay sedattunali.blogcu.com da.

Berlin Landesliga temsilcimiz Trabzonspor, Berlin Kupası ön eleme maçında SV B.W. Berolina Mitte takımını 3-2 mağlup ederek tur atladı

Maçın son dakikası içinde Ali Emrah ile Rıdvan’ın kırmız kart, Gökhan’ın sarı kırmızı kart gördüğü karşılaşmada, Trabzonspor’un gollerini penaltıdan Cenk, Soner ve Nico attı. Çekişmeli ve sert geçen karşılaşmanın ilk devresini Bezirksliga takımı olan rakip SV B.W. Berolina Mitte, 30. dakikada attığı golle 1-0 galip kapattı.

İkinci yarıda oyunda üstünlügü ele geçiren Trabzonspor, Soner’in rakip ceza alanı içinde düşürülmesinden bir penaltı atışı kazandı. Penaltıyı 52. dakikada gole çeviren Cenk 1-1 beraberliği yakaladı. Bu maçata üstün bir performans sergileyen Soner, 55. dakikada kaydettiği golle skoru 2-1 yaptı. Seri ataklarla rakibin sağ açığını bozguna uğratan Nico, 61. dakikada attığı golle farkı 3-1’e çıkarttı. SV B.W. Berolina Mitte’in ikinci golü 80. dakikada geldi ve durum 3-2 oldu. Bu dakikadan itibaren oyuncular arasında sürtüşmeler başladı. Maçta kontrolü elinde tutmak isteyen hakem önce Ali Emrah’a kırmızı, ardından Gökhan’a sarı kırmızı ve 90. dakikada Rıdvan’a kırmız kart göstererek karşılaşmayı bitirdi.Trabzonspor, 3-2 kazandığı maçta tur atlamasına kırmızı kartlardan dolayı fazla sevinemedi.

TRABZONSPOR: Nihat, Ali Emrah, Mehte (Serhat), Gökhan, Christian, Soner, Cenk, Moussa, Nico, Abdullah (Rıdvan), Coşkun M. Sefa DOĞANAY

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: